Bu yazımda teknik ya da taktik hataların üzerinde durmayacağım.Ali Kahramanlı’nın son açıklamaları üzerine birkaç şey karalamak istedim..
Öncelikle şunu belirtelim : Mersin İdmanyurdu’nun içinde bulunduğu buhran, bugünün sorunu değil. 8 yıllık Ali Kahramanlı başkanlığındaki yönetimlerin yanlışları ile ortaya çıkan bir tablodan ibaret.
Başkan bugün yaptığı açıklamalarda yine kentin tek futbol takımının Mersin İdmanyurdu olduğuna vurgu yapıp , yalnız adam imajı çizmiş kendisine..
Mersin İdmanyurdu Spor Kulübü’ne üyelik başvurularını ince eleyip sık dokuyan, kongre zamanı bazı üyelikleri sırf kendilerine muhalif oldukları için silen, farklı görüşlere kulak tıkayan ve vizyon çıtasını yükseltmek yerine , yapılan birçok yanlışla kulübün adını ülke futbol kamuoyunda skandallar ile gündeme getiren bu zihniyete kim neden destek olup sahip çıksın ?
Açıklamasının devamında "Her şey bitmiş değil" demiş başkan..
Evet herşey bitmiş değil.Ligin daha 4’te 1’i bile bitmiş değilken karamsar olmamak lazım mantıken.Fakat görünen köy kılavuz istemiyor.Takım kopuk..Takım mental olarak çökmüş..Mücadele etmiyor ve koşmuyor.Böyle bir durumda insan ister istemez "Galiba düşeceğiz." endişesine kapılıyor.
6 maçta 1 puan ne Mesut Bakkal’ın sorunu , ne de Bülent Korkmaz’ın.Bu konuda en masum insanlar, hocalardır.Hocalar derken, sözleşmesini uzattığı imzanın mürekkebi kurumadan istifa ederek İstanbul semalarına kaçan Rıza Çalımbay’ı ayrı tutmakta fayda var.
Dediğim gibi..Bu yazımda analiz yok.Taktik ve saha içi yorumu yok..O yüzden Kahramanlı’nın açıklamaları ile devam edelim.
"Boş tribünlere oynuyoruz." derken bile insanın biraz da olsa yüzü kızarmalı yahu ! Sezon başında herkes kombine fiyatları konusunda uyarırken , insanları "Avrupa yolunda kombineni al" masallarıyla avuttunuz.Transfer yok, iyi futbol yok..Bir babanın çocuğuna forma alabileceği bir store’u bile yok şu koca çınarın.Siz hangi dolu tribünlerden bahsediyorsunuz ? Üstelik ilk haftalarda ateş pahası kombine ve bilet fiyatlarından sonra !..
"Herkesi davet ettim." açıklaması ise artık 8 yıldır alışılagelmiş bir açıklamadan başka bir şey değil.Bu işler vizyon ile alakalı.Ne kadar kurumsallaşırsanız, ne kadar amatörlükten uzaklaşırsanız, ne kadar proje üretirseniz, insanlar size o kadar yaklaşırlar.Yani her seferinde temcit pilavı gibi bu açıklamaları önümüze koymak yerine bu kulüp geleceği için doğru adımlar atın.Valinin , belediye başkanının teşvikleriyle kulüp bütçesi yönetilmez.Siz bu kulübü devraldığınızda kulübün borcu neredeyse sıfırdı.Bugün "biz ne yaptık da 50 milyonu aşkın borcumuz oldu" diye sorduğunuz ve bunun mantıklı bir açıklamasını yaptığınız zaman neden bu kadar yalnız kaldığınızı anlayacaksınız.
Başkanın canı sıkılmış ; sallayacak yer arıyor..Hakemler de açıklamasının devamında nasibini almış.
Peki sormazlar mı adama , "6 haftada ne kadar oynadın da hakemlere işini yap diyorsun ?" diye..
Zamanında David Bicik’e ödenecek 200.000 TL’den kaçarak 2 dönem transfer yasağı getirenler , 2 sezon önce Play-Of finalinden önce "Sonuç ne olursa olsun bırakacağım" diyenler, "Servet ve Sinan bir daha bu kapıdan giremezler diyenler" , bu yazılanları okuduklarında yüzleri kızarır mı bilmiyorum ama madem ki onlar da en az bizler kadar yaşananlardan rahatsız, artık yazılanlara, söylenenlere ve tavsiyelere kulak verseler iyi olur.
Neyi bilirseniz , onunla imtihan olursunuz..