Türk Sinemasında bir söylem vardır. Türk Filmleri Hollywood Filmleri gibi başlar Türk Filimi gibi biter.Ali Tekin dönemi de tam bu söyleme uygun başladı ve bitecek gibi. Çünkü gerçek olmayacak kadar güzel başlamıştı. Transfer tahtasını 6 saniyede açılacağını,otobüs alınacağını,borsaya gireceğini,Kulübü dilenci kültüründen kurtaracağını,büyük bütçeli projelerle takımın geleceği kurtulacağı gibi şeylerle güzel bir giriş yapıldı. Ama tam bize göre bir FİNAL yapıldı. Onlarca sorun varken tek işleyen yeri bozması aslında bizi fazla şaşırtmamalıydı çünkü Filmin girişi pek bize uygun değildi oradan anlamalıydık.
Diğer sorun ise hadi hocaları gönderdin yerine gelecek isim Mehmet Altıparmak’mı olmalı. Eğer çare Altıparmak olacaksa buyursun gelsin demek düşer bize. Sonuç olarak Ali Tekin ve yönetimi kısa zamanda bu hareketi ile büyük izler bıraktı memlekette. Şuan Başkan ile ilgili ilk algı kafasına göre bir şey yapamayacak, otoritesi sarsıldı. Çıkış yaptı tutmayınca geri adım atmak zorunda kaldı. Altıdaki yönetim ise ayrı bir dert .Bir çok yönetici bu transfer girişimini,yaşananları basından duydu. Sonuç olarak Mersin İdman Yurdu’nda kırılmadık parça kalmadı. Bundan sonra bu yönetim dikiş tutar mı tutmaz mı yaşayarak göreceğiz.
Son olarak yıllardır sessizliğini koruyan ,ete süte dokunmayan, sadece aidat alan bir kurum haline gelen TÜFAD yeni yapılanmasıyla umut vermişti spor kamuoyuna.. Şimdi bekliyoruz; TÜFAD bardağı taşıran son bu gelişmenin ardından hocalarını savunabilecek mi ? Bu antrenörlerin hak ve hukuku ile ilgilenecek mi ? Bir açıklama yapacak mı? Yoksa önceki yıllarda olduğu gibi böyle gelmiş böyle gider mi diyecek.