Mersin İdmanyurdu Asbaşkanı Mahmut Karak, eski yönetimlerle ilgili yeni bir dosya hazırladıklarını ve pazartesi günü savcılığa giderek dava açacaklarını belirterek, "Ortaya çıkan tabloda maalesef bu kadar hukuksuzluğu, suç unsurunu bizler de beklemiyorduk" dedi.
Karak, Adnan Menderes Bulvarı Mersin İdmanyurdu Meydanı’nda bazı yöneticilerle birlikte düzenlediği basın toplantısında, kulübün önceki yönetimlerine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bir grup taraftarın da izlediği toplantıda, eski kulüp başkanları Ali Kahramanlı ve Hüseyin Çalışkan’ı hedef alan pankart ve dövizler açıldı. Karak, bu toplantıyı meydanda yapıyor olmalarındaki amacın, tüm gerçekleri taraftarlar ve Mersin halkı ile doğrudan paylaşmak olduğunu söyledi.
Açıklamasında, Mersin basınını gerçekleri tam olarak kamuoyuna yansıtmamakla suçlayan Karak, "Bulunduğumuz yere geldiğimizde, gelme sebebimizin tamamen Mersin İdmanyurdu’nu yönetmek ve Mersin halkına çok güzel bir takım sunmak olduğunu daha önce de söylemiştik. Bunu da yapmak için elimizden ne geliyorsa yapacağımıza söz vermiştik. Söz verdiğimiz şekilde de çalışıyoruz. Yaptığımız bu çalışmalar şimdi birilerini rahatsız ediyor" ifadelerini kullandı.
Mersin İdmanyurdu eski Başkanı Hüseyin Çalışkan tarafından, önceki başkan Ali Kahramanlı dönemine ilişkin başlatılan bir dava dosyası olduğunu hatırlatan Karak, "Yani kulübün bu kadar borç batağına sürüklenmesine neden olan kişilerle, daha sonra yönetime gelen kişiler arasında devam eden bir savaş vardı. Ama bakıyoruz, savaşan bu iki taraf, ne oldu da şimdi bir araya geldi anlamış değiliz. Biz bu dosyanın takipçisiyiz. 8 aydan bu yana devam eden dava bu. Kulüp nasıl, neden soyuldu? Neden bu kadar borç batağına sürüklendi? Bu dava bunları ortaya çıkaracak" diye konuştu.
İki eski başkanın, o dosyanın kapanması için ittifak halinde olduğunu ileri süren Karak, şöyle devam etti:
"Para ile bu takımı kime verirseniz verin harcama yapar. Ama bizim kaynak oluşturmamız lazım. 91 yıllık çınarımızın dikili bir ağacı bile yok. Biz geldiğimizde yedeklerle birlikte 11 futbolcu vardı. 3 dönemdir transfer yasağını açamayan bir yönetimin bıraktıkları bu futbol takımı ile ancak bu şekilde yürüyebiliyoruz. Hani transfer tahtasının son günü geldi de biz açmadıysak, bizi eleştirin. Ama biz daha hiçbir şey yapmadık. Çünkü kulübün temizlenmesi lazım, evraklarının kulüpte olması lazım. Ama maalesef kulübün bizden önceki hiçbir evrakı bizde yok, hepsi savcılıkta. Şimdi bizi suçlayanlar, Mersin İdmanyurdu’nu dizayn etmeye çalışıyorlar."
"Bu kadar hukuksuzluğu, suç unsurunu biz de beklemiyorduk"
Eski yönetimlerle ilgili yeni bir dosya hazırladıklarını ve pazartesi günü savcılığa giderek dava açacaklarını söyleyen Karak, hazırlanan dosya ile ilgili şu bilgileri verdi:
"Bu dosya profesörler tarafından hazırlanmıştır. Şu an bizim ortaya koyduğumuz ve pazartesi günü dava açacağımız tespitler var. Bunlar bağımsız hukuk denetçileri tarafından denetlenen hususlar. Burada tespit edilen çok ağır suçlar var. Kulüp nereden nereye, nasıl getirildi, hepsi bu dosyada mevcut. Bu raporu hazırlatmak istememizdeki bir diğer gerçek de önceki yönetimleri gerçek anlamda ibra etmek istemeyişimizdendir. Malumunuz, kamuoyundaki iddiaların da bir anlamda sonlandırılması gerekiyordu. Yani artık bu kişilerin suçlu olduğu ya ispat edilsin ya da kişiler temizlensin adına idi. Ama baktığımızda bayağı bir suç dosyası çıktı, pek de temizlenecek gibi değil. Ortaya çıkan tabloda maalesef bu kadar hukuksuzluğu, suç unsurunu bizler de beklemiyorduk. Rapor doğrultusunda gerekli girişimlerde bulunacağımızdan ve yasal yollara ivedilikle başvuracağımızdan kimsenin şüphesi olmasın."
"İçiniz rahat olsun, bu yönetim transfer tahtasını açacak"
Mersin’in en büyük marka değerinin hakkını kimseye yedirmeyeceklerini vurgulayan Karak, "Bize emanet edilen Mersin İdmanyurdu’nun, eski parlak günlerine döneceğine buradan herkese söz veriyoruz. Bu raporun ardından maalesef ki, kulübümüzün geldiği noktaya "kader" diyemiyoruz. Çünkü anlıyoruz ki, bu karanlık sürece kulübümüz kendiliğinden gelmemiştir. Birileri tarafından getirilmiştir. Şerefli genel kurul üyelerinin bizleri yönetime layık gördüğü genel kurulun hemen ertesi günü bir takım odaklarca yapılan saldırıların nedenini de artık çok daha iyi anlıyoruz. Şimdi görüyoruz ki, kulübümüzü bu duruma getirenler, "güç birliği yapıyoruz" diyerek gerçekleri ortaya çıkaran ve kulübümüzü geleceğe onurlu ve güçlü bir şekilde taşıyacak yönetimimize saldırma gafletinde bulunuyorlar. Unutulmasın, Mersin İdmanyurdu zaten güçlü bir ailedir. Taraftarı ile yönetimi ile delegeleri ve üyeleriyle çok güçlüdür. Üzerinde oynanan bütün oyunlara rağmen dimdik durabilmiş onurlu bir ailedir. Keşke 4 milyon lira ödenerek açılabilecek transfer tahtamız, şu anki fahiş rakamlar haline gelmeden güç birliği yapsaydınız da bu kulüp fazladan ödeme yapmak zorunda kalmasaydı. Ama içiniz rahat olsun bu yönetim transfer tahtasını açacak. Mersin İdmanyurdu’nu artık kişilerin inisiyatifine ya da insafına bırakmadan kendi ayakları üzerine durabilecek bir hale getireceğiz" ifadelerini kullandı.