Mersin, spor altyapısı açısından Türkiye’nin en önemli kentlerinden biri şüphesiz.
Bu kentin altyapısında atletizm yatar futboldan önce. Çok önemli isimler sunmuştur bu branşta ulusal ve uluslar arası arenaya. Seyfi Alanya’lar, Nurullah İvak’lar, Nevin Yanıt’lar, Burcu Yüksel’ler ve daha niceleri..
Futbol Mersin İdman Yurdu arması ile markalaşmıştır bu kentte.
Lefter, Kadri Aytaç, Turgay Şeren, Osman Arpacıoğlu geçmiştir bir rüzgar gibi bu kentten..
Ve basketbol bir döneme damgasını vurmuştur Çukurova ismiyle..
O günden bu yana hala O ruhu arar durur Mersin bir potanın incecik demirinde..
Çukurova Sanayi 1981-1991 yılları arasında Mersin’in sporda içini ısıtan markası olmuştur.
Türk basketboluna derin izler bırakan Erman Kunter, Murat Eviyaoğlu, Emir Turam, İhsan Bayülken, Ömer Büyükaycan, Behçet Üner,Levent Şenolllar.. Harlem dünyasından kopup gelmiş Larry Sipriggs, Billy Lewis, Calvin Robertslar.. Edip Buran’ın parkesindeki resmi geçit töreninin unutulmaz apoletleri olmuşlardır..
Yıl 2017 ..
Mersin Büyükşehirdi artık Mersin basketbolunun lokomotifi.. Kimisi periler demiştir, kimisi sultanlar .. İşte o sultanlar biraz da olsa Çukurova ruhuna uzanan kadın eli oldular. Kupaları için müze kurmadılar belki ama, 2009 yılında ülkenin en prestijli kupasını ,ilk kez havaya kaldırdılar. Uzunca bir dönem ligin zirvesinde dev rakipleriyle mücadele ettiler. İnişleri çıkışları hiç play-out’a temas etmedi. İstikrarı yakaladılar, beklentileri taze tuttular.
Erkekler Basketbol Takımı ise şu anda gözlerden ve gönüllerden uzak ikinci ligde mücadele ediyor. Sadece bizden uzak değil, Türkiye Basketbol Federasyonundan da uzak.. Öyle uzak ki, Basketbol 1. Liginden çekilen bir takımın yerine aday olmasına rağmen, Bölgesel Amatör Ligden bir takımı oldu bittiye getirilerek 1. Lige alınıyor.
İsterseniz daha da açayım..
Birinci ligde yoluna devam etmeme kararı alan Balıkesir takımı yerine Federasyon 2. Ligden bir takımı bir üst lige almak istiyor. Bu konuyla ilgili şartları kulüplere yolluyor. Ve kulüpler federasyona başvuruyor. Ne varki federasyon bu sezon play off oynayan Mersin Büyükşehir yerine , 1. lige henüz bu sezon adım atmış olan Konya Selçuklu Belediyespor’u layık görüyor. Yani Selçuklu bir sezonda iki lig atlayan takım olarak Türk Basketbol tarihine geçiyor. Büyükşehir de bu duruma itiraz ediyor ve konuyu hukuki zemine taşıyor.
İşin özeti bu..
Şimdi soruyorum ;
Böylesine skandal bir karara imza atan federasyon; basketbol altyapısı olan, biri uluslararası ölçekte diğeri ülke basketbolunda iz bırakmış oyuncuların ayak izini taşıyan iki salonu bulunan, yakında muhteşem bir tesise kavuşmak için gün sayan ve gelişim liglerini hayata geçiren 2 milyonluk kentin bir kulübünü neden pas geçer ?
Bir süre önce Federasyon kupasının organizasyonu nedeniyle Büyükşehir Belediye Başkanını makamında ziyaret ederek teşekkürlerini ileten, Mersin’in kendisi için sporda öncelikli bir kent olduğunu söyleyen ve yaşanılan başarısızlıkları kendine sözüm ona dert eden Sayın TBF Başkanı Hidayet Türkoğlu, bu skandal kararın altına hangi mantıkla imza atar ?
Hadi bırakın bir tarafa Amerika görmüş Hido’yu .. Mersin’in medarı iftarı , sevinci sevincimiz olmuş, başarılarıyla bizi gururlandırmış TBF’nin CEO’su Ömer Onan’a ne demeli… Yüreği hiç mi cız etmedi. Doğup büyüdüğün ve basketbola ilk adımı attığın kente yapılan haksızlık, bir tantuni kadar önem taşımıyor mu senin için Sayın Onan ?
Uzun lafın kısası ;
Akla ve mantığa sığmayan bir çok şeyin temelinde siyasi unsurların yattığını varsayarsak; 2. Ligde Mersin yada başka bir kulüp dururken bölgesel amatör ligden yeni çıkmış bir Konya takımının iki lig birden atlamasının prosedürle ve kurallarla hiçbir ilgisi olamaz.
Basketbolu yeşilin her tonunun yer aldığı Çukurova’dan , Bozkır topraklara götürenlerle Türk sporunun asla bir işi olamaz ..
HİDO VE ÖMER .. Keşke aklımızda hep İki dev adam olarak kalsaydınız !..