Mersin Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü Emre Tilev’in yaptığı panelde, panelistler kendi alanlarıyla ilgili konuşmalar yapıp, öğrencilerden gelen soruları yanıtladılar.
Burada konuşan Ergün Penbe, 2010 yılında Mersin İdmanyurdu’nda görev yaptığını söyledi. 2010 yılından 2019 yılına kadar Mersin’in çok değiştiğini kaydeden Penbe, “Çok daha güzel bir şehir olmuş. 2013 yılında da Akdeniz Oyunları’na ev sahipliği yapmıştı ve bunun neticesinde birçok spor komplekslerine sahip oldu. Biz burada idman yaptığımız zaman sahamızda çim bile yoktu maalesef. O dönem Mersin İdmanyurdu, 2. Lig’deydi. Sonra Süper Lig’e çıktı, daha sonra ise ekonomik sıkıntıların yaşandığı bir kulüpte başına gelebileceklerinin en kötüsü geldi. Bunlar sporun içinde olan olağan durumlardır” şeklinde konuştu.
Metehan Başar da 2017 ve 2018 yılında dünya şampiyonu olduğunu vurgulayarak, "Şu anda bir olimpiyat sürecine girdik. Olimpiyatlar öncesi bu Dünya Kupası önemli. Oraya en iyi şekilde hazırlanmalıyız. Benim hedeflerim arasında 2020 Tokyo Olimpiyatları’na gidip, orada altın madalya kazanmak var" ifadelerini kullandı.
Mete Gazoz ise okçuluğa çok küçük yaşta başladığını belirterek, “Benim annem de, babam da okçu. Doğal olarak ben de okçu oldum. Okçuluk dışında da bazı spor branşları yaptım. Bunların arasında en çok sevdiğim okçuluk oldu. Okçuluğa çok küçük yaşta başladığım için bu spor branşı hep hayatımda oldu. Okçuluk güzel bir spor, okçuluğa başlayabilirsiniz” dedi.
Konuşmaların ardından panelistler öğrencilerden gelen soruları yanıtladı.