Mersin İdman Yurdu son derece enteresan gelişmeler yaşıyor. E siz de gazeteci olursanız “İnsanın köpeği ısırması” tarifine yakın bu gelişmeleri haber yaparsınız. Ama onca gelişmeye rağmen de haksız bir biçimde eleştirilirsiniz.
Bakın dün yine bir kriz yaşandı Mersin İdman Yurdu’nda. Bizde yaklaşık 4-5 saat tesislerde nöbet tuttuk, gelişmeleri an ve an okuyucularımıza iletmek için. Ne var ki gecenin bir vaktinde bunun halisünasyondan ibaret olduğunu öğrendim(!). Öğleden sonra birçok arkadaşımızın telefonlarına çıkmayan Başkan Ali Kahramanlı’nın gecenin bir yarısında ciddi ve büyük bir haber portaline düşen haberini okudum ve kendime geldim. Haberde bizim asılsız haber yaptığımız ve suni gündem yarattığımız söyleniyordu Başkan tarafından.
Daha sonra merak ettim. Başkanın sözünü ettiği suni gündem yaratan haylaz gazeteciler kimlermiş diye.. Sanal dünyanın müfettişi olan Google’a başvurdum. “Mersin’de futbolcular idmana çıkmadı” diye yazdığımda, Başkan Kahramanlı’nın haberinin çıktığı spor sitesinde, bu haberin de olduğunu gördüm. Tıkladım.. Bir de ne göreyim.. Haberin yerinde yeller esiyor. “Aradığınız sayfayı bulamadık” diyor. Ve gecenin bir yarısı da Başkan Kahramanlı’nın bu haberi yapanlarla ilgili eleştirilerini içeren haberi, bu spor sitesinde gezmeye başlıyor. Böylece idman boykotunu yayından kaldıran bu site, Başkanın açıklamalarını sütunlarına taşıyor ve kendini inkar etmemiş oluyor. Akıllıca (!)
Gelelim bu açıklamaya..
Yani Başkan’ın suni gündem dediği gelişmelere..
Teknik Direktör Nurullah Sağlam iki gündür telefonlarımıza çıkmıyor.. Bu hiç olağan bir şey değil. Bir sıkıntı olduğunun ilk işareti gibi. Aklımıza şüphe düşüyor. Daha sonra futbolcuların idmana çıkmadığına ilişkin bir haber alıyoruz. . Bunun üzerine Başkan Ali Kahramanlı ve Basın sözcüsü Celal Ata’yı arıyorum. “Böyle bir şeyden haberimiz yok. Ödemeler bu hafta yapılacak. Sorun olmaması lazım” diyorlar. Kendi kendime böyle bir cümleden tatmin olan birinin gazeteciliğinden şüphe ederim diyorum ve tesislere doğru yola çıkıyorum arkadaşlarımla.
Tesislerdeyiz. Bizi gören kim varsa geriliyor. Bu arada hala Sağlam’a ulaşamıyoruz. Antrenman saati gelmiş çatmış, futbolcuların bir kısmı günlük kıyafetleriyle tesislerde dolaşıyor. Soruyoruz bir sorunmu var; “ Bize konuşma yasağı konuldu. Hocamız bir açıklama yapar herhalde” diyorlar. Aradan bir buçuk saat geçiyor ve hala antrenman yok. Bu arada arkadaşlarımız Başkan’a ulaşmaya çalışıyorlar ama yine cevap yok. Kimse sorsak net bir cevap alamıyoruz. Ardından yönetici Mustafa Ağaoğlu görünüyor ufukta. Çölde serap görmüş gibiyiz. Hemen mikrofonlarımızı uzatıyoruz. Maalesef onunda bir şeyden haberi yok.. Sadece şaşkın ama ilgili.. Ortalarda görünmeyen Sağlam ile konuşacağını ve durumu anlamaya çalışacağını söylüyor Ağaoğlu.. Yukarı çıkıyor. Bekliyoruz o da gelmiyor. Ardından tesislerden ayrılıyoruz. Sonrasında Ağaoğlu ile telefon görüşmemizde, yönetim ve futbolcular arasında bir yanlış anlaşılma olduğunu ve yaşananların ödemelerin günü ile ilgili bir sıkıntıdan kaynaklı olduğunu söylüyor.
Ve Başkan bunun adına suni gündem diyor. Ve hatta bu gelişmelerin asılsız olduğunu ve bizim başarıya gölge düşürmeye çalıştığımızı söylüyor. Hem de bunu bir arkadaşımıza söylüyor ve ona şikayetleniyor.
Ortada iki gündür telefonlara çıkmayan ve yüzüne hasret kaldığımız bir teknik direktör.
İdman saatinde tesislerde sivil kıyafetlerle gezinen yüzü asık ve gergin futbolcular.
Yine idman saatini kimsenin bilmediği bir teknik ve idari heyeti olan bir kulüp.
Ve ne hikmetse tesislere gelen bir yöneticinin ikna edip akşam üzeri antrenmana çıkardığı bir takım var.
Doğru başkanım !.
Siz haklısınız..
Biz halisünasyon görmüşüz.